Café Tur ile Kısa Bangkok Turu

Café Tur ile Kısa Bangkok Turu

Café Tur ile Kısa Bangkok Turu

Bir çoğumuzun hayallerini süslüyordur Güneydoğu Asya ve ilk akla gelen şehirlerden Bangkok. Gece hayatı, çeşit çeşit yemekleri, kendine has kültürü ve sıcak insanlarıyla çoğumuzun bir kere olsun gitmek istediği yerlerdendir. Hatta öyle tanıdıklarım var ki birkaç kere gidip yine de gitmek isteyen.
Hal böyle olunca uygun bir zamanda gitmek için tur arayışlarına başlayıp Bangkok ile ilgili araştırmalara koyuldum.
İlk olarak hava durumu ve sezon şartlarını inceleyince biraz korktum ama bu seyahati istediğim için uygun tur arayışında ısrarlı davrandım.Web sayfalarından gezinirken Café Tur ‘un kişiye özel turlarını görüp incelemeye başladım.
Doğrusu firmayı da önceden bildiğimden biraz daha sıcak davranarak turu planlamaya koyuldum.Öncelikle kalkış şehrini İstanbul olarak işaretleyip Tayland turları ’na göz gezdirdim.
Tabi dilerseniz Phuket, Pattaya ya da diğer turları da seçebilirsiniz.Bangkok turu 5 Gece sürüyor ve dolu dolu geçiyor.

Fiyatı da oldukça ekonomik

Online rezervasyon sistemini kullanarak otelimi, uçağımı belirledim. Buradan dilediğiniz gibi seçim yapabilir otelinizi kendiniz belirleyebilirsiniz. Hatta otelin şehir merkezine uzaklığı vs dahi seçerek konumu ayarlayabilirsiniz.
Fiyatlara; konaklama, uçuşlar, alan vergileri, transferler ve sağlık sigortası dahil.
İstanbul Atatürk Havaalanı’nda başlayan yolculuğum uzun bir uçuşun ardından Bangkok Suvarnabhumi Havaalanı’na ulaşınca daha bir heyecanlı olmaya başladı. Yol yorgunluğu bir yana şehri görme arzusu daha bir baskın çıktı vücudum ve gözlerim üstünde.
Renkli gömleklerle karşılayan Tayland polisi kontrolünün ardından ülkeye giriş yaptım. Tabi kapıdan adım atar atmaz öyle bir sıcak karşıladı ki kavurucu derecede ve fena halde nemli. Neyse ki havaalanı transferi imdadıma yetişip kalacağım otele götürmek için beni aldı. Diğer türlü o sıcakla nasıl başa çıkardım bilmiyorum. Şehrin merkezi ve BTS Metro istasyonuna yakın bir yerde konumlu olan otele yerleşerek biraz dinlendim.
Sonrası şehrin kollarına kendimi atmak tabi.

Tur programında yer alan yerleri görünce heyecanlansam da kendimi dışarı atmaya karar verdim. Renklilik ve bana göre değişik oluşunu anlatmakla betimleyemem sanırım. Yemek kokuları, seyyar satıcılar ve trafik ile bu şehrin sokaklarına kendimi bıraktım.

Sonraki günler tur programında yer alan yerleri tek tek gezdim. Şehir tam anlamıyla büyüleyici

İlk durağım; şehrin sembollerinden Grand Palace ve Wat Prakaew oldu. Bu iki bina da 150 yıl boyunca Tay kraliyet ailesine ev sahipliğine yaptıktan sonra bir Budist tapınağına dönüştürülmüş. Tek parça zümrütten oyulan dünyanın en büyük Buda heykeli de Wat Prakaew içerisinde yer alıyor. Büyülendim demek ne derece yeterli olursa artık..

İkinci gün pasımı attıktan sonra alışveriş ve şehir kültürünü yaşamak için yüzen markete gittim. Yüzen market denilince çok şey ifade etmese de Bangkok ile ilgili araştırma yapınca ilk çıkacak görsellerden biri sanırım. İçleri taze meyve ve sebzeler ile tepeleme dolu yüzlerce ahşap kano, yan yana yüzerek bir pazar oluşturmuş. Siz de buradan alışveriş yapıp sıcak havada taze sıkılmış meyve sularının tadını çıkarıyorsunuz. Meyve konusu zaten başlı başına zenginlik, zira ülke mutfağı kadar ilgi çekici.
Üçüncü günde şehri turladıktan sonra tavsiye üzerine akşam saatlerinde Chinatown’a gittim. Buraya öğle saatlerinde gittiğinizde hiçbir şey anlamayacağınıza bahse girerim. Tabelalar olmasa Chinatown olduğunu bile anlayamazsınız bence. Akşam saatlerinde öyle bir hareketlilik öyle farklı bir havaya bürünüyor ki bolbol fotoğraf çekip değişik tatları deneyebilirsiniz. Ben öyle yaptım tabi ilk sıraya meyveleri koyarak..

Seyahatimin bitimine yakın burada en etkilendiğim yapıyı gördüm desem abartmış olmam herhalde. Wat Pho diğer bir deyişle Reclining Buddha ya da Uyuyan Buda’yı ziyaret ettim. Bu tapınak aynı zamanda Thai masajının doğduğu yer ve dilerseniz tapınak içinde de masaj yaptırabiliyorsunuz. Altın kaplama buda heykeli 43 metre uzunluğunda ve 15 metre yüksekliğinde. Bunun haricinde içeride birçok Buda heykeli de var.
Yemekler, inanılmaz yapılar, lezzetli meyveler, gece hayatı derken seyahatin sonuna doğru son günümü alışverişe ve yakın yerleri gezmeye ayırdım. Burada yer alan MBK Alışveriş merkezi turistlerin gözdesi ve fiyatlar oldukça uygun. Seyahatin sonunda gidilecek yerlerden biri bence.
Alışveriş işlemini tamamladıktan sonra önceden belirlediğimiz yerden transfer ile havaalanına doğru yola koyuldum. Şehrin sıcağı, trafiğini ve yükünüzü düşünürseniz bu gerçekten nimet.
5 gece dolu dolu süren bu güzel tur yetti mi derseniz yetmedi ama tadının damağımda kaldığı kesin. Daha uzun bir zaman diliminde gelip doya doya gezmeli buraları.

Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir