Saray Bosna Gezi Rehberi

by gezmelerdeyim

Saray Bosna Gezi Rehberi

Öncesinde filmlerini izleyip kitaplarını okuduğum Bosna Hersek’e nihayet gitme fırsatını yakaladım. Eylül ayı ve havanın yağışlı olabilme ihtimalinden korkarak biletimi alıp yola koyuldum. Şükür korktuğum başıma gelmedi ve Saray Bosna Gezi Rehberi yazısını güzel anılarla paylaşacağım.
İstanbul’dan Direkt Saraybosna Havaalanı’na inerek etrafıma bakınmaya başladım.

Saraybosna Havalimanı’ndan Merkeze Ulaşım

Arkadaşlarımın söylediğine ve çeşitli kaynaklardan okuduğuma göre; havaalanından ulaşım sadece taksi ile yapılıyormuş. Ben yine de etraftakilere sorup şehir merkezine giden var mı diye öğreneyim derken; oğlunun eğitimi için orada bulunan bir Türk ile tanıştım. Ben teklif etmeden Ilıca’ya kadar bırakabileceğini, sonrasında da tramvay ile merkeze gidebileceğimi söyledi. Çantamı da yanıma alıp atladım araca ve yaklaşık 10 dk sonra Ilıca’ya gelmiştik. Teşekkür ederek araçtan ayrıldıktan sonra etrafı incelemeye başladım. Ilıca’dan bindiğim eski bir tramvay beni şehir merkezine kadar götürdü. Bu arada şehir merkezinden kastım Başçarşı tarafları ve bu isim Bosna’da da böyle telaffuz ediliyor. Genelde konaklama yerleri ve gece hayatının döndüğü yer buralar ve çevresi. Yani siz de konaklayacak bir yer ararsanız bu bölgelerden seçin derim.
Tabi tramvaya binmeden döviz bozdurdum ama konuyu bölmemek için onu da aşağıda anlattım.

Döviz Bozdurma

Biraz etrafı gezip yanımdaki dövizi bozdurmak için istasyonun yakınında bulunan alışveriş merkezine girip danışmaya döviz bürosu sordum. Bosna’da yanınızda Euro ya da Türk Lirası olması en uygunu. Her bozdurduğunuz para için %1 komisyon alınıyor fakat söz konusu USD olunca bu komisyon %2 oluyor. Aslında ben yurtdışı seyahatlerimde yanıma biraz para alıp; kalan harcamalarımı bankamatik kartımdan çektiğim parayla yapıyorum.
Böylesi hem daha güvenli hem de rahat oluyor. Gece eğlenip sonrasında yüklü bir miktar parayla gezmek pek bana uygun değil.

Saray Bosna’da Gezilecek Yerler

Saray Bosna Gezi Rehberi yazısına girişte konuya direkt bir giriş yapayım; bu şehirde hiç yabancılık çekmezsiniz. Hatta çok sayıda Türk göreceğinizi de garanti edebilirim size. Düşünün ben Eylül ayında gittim ve herhangi bir özel gün de değildi ama gerçekten Türk çoktu.
Zaten etrafta hep Osmanlı eserleri var ve Türkçe tabelalar da oldukça fazla. Yazımın başında, seyahat öncesinde okuduğum kitaplarda ve izlediğim filmlerden bahsettim. Bosna Hersek ile ilgili inceleme yapınca kesin savaş konusuna denk gelirsiniz. Acıdır ki; “modern” savaş tarihinde en uzun kuşatmaya maruz kalmış şehir ünvanına sahip. Kimi duvarlardan da bunu net bir şekilde görebiliyorsunuz.
Şehre Sarajevo denmesinin sebebi de; Osmanlı Devleti zamanında buraya Saray Ovası deniyormuş ve Sarajevo isminin bundan esinlendiği söyleniyor.
Ferhadija Caddesi, şehrin en merkezi ve kalabalık yeri. Yol üzerinde kafeler, hediyelik eşya satanlar ve daha birçok seçenek var. Siz de benim gibi haritanızı alın ve sokakları adımlayın.

İsa’nın Kalbi Katedrali (Saraybosna Katedrali)

Balkanlarda bulunan en büyük Ortodoks katedrallerinden biri. 1887 yılında tamamlanmış ve Saraybosna Katedrali olarak da biliniyor. Şans eseri pazar günü ayinine denk geldim ve ambiyans çok iyiydi. Dışarıdan bakınca da görkemli bir yapı ama içeriye girip gezince daha çok etkileneceksiniz.

Srebrenica Sergisi

Şehirde Srebrenica katliamı ile ilgili bir çok iz göreceksiniz. Burası da onlardan biri. Katedralin hemen yan sokağından girdiğinizde tabelayı görüyorsunuz. Giriş ücretli ve tüyler ürpertici fotoğraflar var. Üç günde 8000 insanın öldüğünü düşünmek bile yeterince korkunç zaten.

Saraybosna Gülü

Katedralin önünde göreceksiniz ve yerde etrafı kare taşlar ile çevrilmiş şekilde. Havan topunun zeminde bıraktığı ize verilen isim bu; daha doğrusu bu izi kapatmak için sürülen reçinenin bıraktığı ize verilen isim. Ne yazık ki ismi kadar masum değil ve bu şehirde savaşın izlerini etkileyici şekilde gördüğünüz alanlardan.

Kapalı Pazar

Bilirsiniz yeme içme işlerini fena seviyorum. Tam yolumun üstünde de bir kapalı pazar bulunca hemen daldım. Çeşit çeşit kuru et mevcut. Yağlısı daha ucuzken saf et biraz daha pahalı. Burada fazla kalırsam kontrolümü kaybedeceğimden hemen çıkıyorum.
Yapı 1895 tarihinde yapılmış ve Katedrale oldukça yakın. İçeriye girdiğinizde genelde et ürünleri ve Bosna’ya özgü yiyecekler satılıyor. Ziyaret edip, yerel tatları denemenizde hatta satın almanızda fayda var. Kuru ete bayıldım mesela.

Latin Köprüsü

Hani tarih kitaplarında anlatılan ve 1. Dünya Savaşı’nı çıkaran kıvılcım var ya işte tam burada. Avusturya Macaristan İmparatorluğu’nun veliahtı, Franz Ferdinan ve hamile eşi Sofya bu köprünün yanından geçerken suikaste uğruyorlar. Çiftin ölümünden Sırbistan sorumlu tutulunca 1.Dünya Savaşı da başlamış oluyor.

Köprünün hemen karşısında da bir müze bulunuyor ve bu müzede Ferdinand ile eşinin giydiği kıyafetler, suikastte kullanılan silahlar sergileniyor. Suikasti düzenleyen Sırp vatandaşı 3 yıl 10 ay sonra tüberkülozdan ölüyor ve ayak izleri de bu müzede sergileniyor. Elbette bu sadece bir kıvılcım ama milyonlarca insanın ölümünün, tarifsiz acılar yaşanmasının başladığı yer.

Ebedi Ateş Anıtı

Şehirde gezerken bu ateşi muhakkak göreceksiniz. Savaş sırasında ölenler anısına yakılmış ve günümüzde de ateşi sönmüyor. Yazının başında bahsettiğim gibi her adımda savaşın izleri burada yüzünüze çarpıyor.

Gazi Hüsrev Bey Bezistanı

Bezistan ya da Bedesten; Osmanlı döneminde kumaş, mücevher ve değerli eşyaların satıldığı kapalı alanlara verilen isim. Gazi Hüsrev Bey Bezistanı’nda da hediyelik eşyalar ve ülkeye özgü ürünler satılıyor. Oldukça renkli ve gezilesi bir yerlerden.

Başçarşı

16. yüzyılda yapılan bir Osmanlı çarşısı burası ve hala varlığını sürdürüyor. Etrafta bir çok Osmanlı eseri ve cami var. Cadde üzerinde bulunan katedralden Başçarşı’ya geldiğinizde başka bir dünyaya geçiyor gibi hissediyorsunuz. Boşuna bu şehre Avrupa’nın Kudüs’ü demiyorlar. Etrafta bir çok cami, han ve medrese var. Hepsini gezebilir, dükkanlara uğrayarak alışveriş yapabilirsiniz hatta güvercinlere yem de verin 🙂

Sarajevska Bira Fabrikası

O kadar geziyorsunuz biraz da mola verin. İçmiyorsanız bile burayı görün derim. Ülkenin meşhur biraları burada üretiliyor. Dilerseniz arka tarafta bulunan barda taze biraları yudumlayabilir nehrin karşı kıyısında bulunan ara sokakları gezebilirsiniz. Franjevačka caddesinde bulunuyor. Detaylar için tıklayın.

Viyeçnitsa Kütüphanesi

Nam-ı diğer, Bosna’nın Hafızası. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu döneminde belediye binası olarak kullanılan yapı sonrasında kütüphaneye çevriliyor.
Savaş sırasında açılan ateş sonucu çıkan yangından tahrip olan kütüphane, ülkenin en önemli ulusal arşivini oluşturuyor. 120 yıllık bir geçmişe sahip ve günümüzde restore edilmiş. 2 milyon eser ne yazık ki yangında kül olmuş.

Savaşta Öldürülen Çocuklar Anıtı

Saray Bosna Gezi Rehberi yazısının en etkileyici yeri bence burası. Adından da anlayacağınız gibi savaşta öldürülen çocuklar anısına yapılmış. Anıtın çevresinde çocuklara ait ayak izleri var ve bu kısım da çok etkileyiciydi.

Bir de hemen yan tarafında bulunan silindirde 1990 – 1995 yılları arasında katledilen çocukların isimleri yazıyor. Burası da ayrı bir trajedi ve içiniz acıyor. Bu silindirleri çevirince de zil sesi duyuyorsunuz ki aklınızdan bir süre çıkmayacak seslerden..
Evet çevrede savaşa dair bir çok iz var. Duvar delikleri bilinçli olarak tamir edilmemiş ya da edilse bile hala belirgin ama bu anıt gibi etkileyicisi yoktu benim gözümde.

Saray Bosna’da Konaklama

Şehir oldukça turistik ve bir çok alternatif olduğunu söylemeliyim. Bunların arasında lüks otellerden tutun da hostele kadar alternatif sayabilirim. Çeşitli uygulamalar ve hoşunuza giden tarzda konaklama için yer bulabilirsiniz. Hostel, lokal birinin evi ya da güzel bir otel. Size tavsiyem; merkezde bir yerlerde kalmanız. Hem daha rahat ulaşımı sağlarsınız hem de şehre dair her şeyi merkezde bulabilirsiniz. Bir de gece hayatı severim derseniz muhakkak merkez derim.
Saray Bosna Gezi Rehberi yazısında konaklama ile ilgili bu bilgileri verebiliyorum ancak siz yine de En Gerekli Mobil Seyahat Uygulamaları yazısına bir göz atın.

Şehre Dair Notlar

Saray Bosna Gezi Rehberi yazısında da buna yer vermeliydim tabi. Madde madde bakalım neler varmış.
– Tren seferleri ya da otobüs seferleri konusunda dikkatli olun çünkü seferler sarkabiliyor hatta tren seferim iptal olduğu için alternatif yollar bulmak zorunda kalmıştım.
– Dışarda yemek yiyeceğiniz zaman Başçarşı’dan biraz daha uzak yerlerde yemenizde fayda var çünkü merkeze gidildikçe aynı yiyeceğe daha fazla para ödeyebiliyorsunuz. Haliyle turistik yer diyerek kucaklıyorlar.
– Öylesine de olsa tramvaya binip şehri ve güleryüzlü insanları gözlemleyin. Benim çok hoşuma gitmişti.
– Şehrin fotoğraflarını sabah erken saatlerde çekin derim. Bazen o kadar kalabalık oluyor ki, temiz kare yakalamanız bile zor.
– Cadde üzerinde bulunan kafelerde zaman geçirin ve sosyalleşin.
– Başçarşı taraflarında bulunan güvercinleri de ihmal etmeyin. Besleyin güzel kareler yakalayın.

gezmelerdeyim

Recommended Posts

Antwerp Exploration: Unveiling the Charms of Places to Visit in Antwerp

Ocak 14, 2024

Places to Visit in Athens

Aralık 31, 2023

Kaybolan Pasaporttaki Schengen Vizesi

Mart 10, 2020